Bugünlerde sosyal medyada yazılanları okuyorum da biz boşuna gazeteci, dergici olmuşuz. Klavye delikanlıları atıp tutuyor ne de olsa. Bu gidişle işimizi elimizden alacaklar. Facebook’ta arkadaş listemin yarısından fazlası otomobil sporları kökenli. Pilotu da var hakemi de, mekaniği de var sadece izleyici olanı da. Dikkat ediyorum da herkes birilerini eleştiriyor. Tabii ki haklı olan da var olmayan da ama bence asıl şunu düşünmeliyiz:
Bu spora gerçekten aşık mısın?
O zaman git tartışmanı yüz yüze yap.
Milyonlarca insanın olduğu bir platformda otomobil sporlarını kötülemenin bir anlamı yok.
Bu sporu seviyorsan yükselmesi için uğraşacaksın, iyice dibe batırmak için değil. Abuk sabuk şeyler yazıp, sonra tırsıp yazdıklarını silince delikanlılığın da çöp oluverir.
***
Bildiğiniz gibi Serkan Yazıcı başkanlığındaki yeni ekip, resmen bir enkaz devraldı. Bu spor tökezlemiyor ya da topallamıyordu, bildiğiniz kalp krizi geçirmişti.
Şu anda ‘ölüm döşeğindeki hasta nasıl diriltilir’ diye ellerinden geleni yapan bir ekip var. Onlara zaman tanımak, en azından sezonun başlamasını beklemek gerekli değil mi?
Biraz sabırlı olun…
Serkan başkan ve ekibiyle yüz yüze gelince gözlerindeki coşkuyu, hırsı görebiliyorsunuz. O yüzden beklemek, fırsat tanımak en doğrusu diye düşünüyorum. Elbette bu yönetim de hata yapabilir, o zaman da ilk eleştiren biz oluruz.
Ama daha sportif açıdan sezon başlamadı, bu acele niye?
Sporda bazıları var ki, Serkan Yazıcı değil de Ümit Ülkü başkan olsaydı da atıp tutacaklardı. Onların işleri muhalefet….
Ben böyle insanların otomobil sporları tutkunu olduğuna inanmıyorum. Bence onlar bir gruba ait olmak, para kazanmak ya da ellerinde bir güç bulundurmak için bu sporla ilgileniyormuş gibi yapıyorlar.
Yanık yağ ya da benzin kokusu duyunca gülümseyen insanlar bence bu sporun asıl sahipleri…. Ama ne yazık ki, onlar küstürüldüler. Birçoğu artık yarış seyretmeyi bırakın, TV’de bile görmeye tahammül edemiyor.
Ama ben inanıyorum ki, bu dönem artık sona eriyor. Eski kurtlar da bir bir sahaya inecek. Bu spor 90’lı yıllardaki ihtişamına geri dönecek!…
***
Gelelim bir diğer konuya… Bir gazeteci arkadaşımız da Serdar Bostancı ve ekibine saldırmış yine sosyal medyada…
Evet haklı olduğu taraflar var, ama halkla ilişkiler diye de bir meslek var.
Ne yazık ki, bir ya da birden çok markayı temsil ediyorsan o markanın pazarlama ve PR departmanlarında verilen kararlara da uymak zorunda kalabiliyorsun. Ayrıca sponsor bulmanın neredeyse imkansız olduğu bir dönemde, onlarca yıldır aynı sponsorları elinde tutuyorsan, işini iyi yapıyorsun demektir.
Ve bu sponsorlar da elde edilen başarıları biraz çarpıtıp ya da daha doğru tabirle ‘olduğundan yüksek gösterdiğinde’ ses edemeyebiliyorsun… Reklam ve halkla ilişkiler dünyası biraz abartı içeriyor ve bunu kabullenmek gerekiyor. Denmiş ki, ‘Emre Yurdakul Dünya şampiyonu olmadı Fiesta Sporting Trophy’yi kazandı.’ Evet biz de Dünya şampiyonu olmadığını biliyoruz ama Fiesta Trophy’yi kazanmak küçümsenecek bir başarı mıdır?..
Sadece lanse edilişi yanlıştı, ama reklamcı mantığı işte….
Bir de öncelikli sürücüler listesi meselesi var…
Evet bu listeye, daha önce de Türk sürücüler girmişti. Hatta Yağız Avcı da Doğu Avrupa Şampiyonu olunca 2013’te bu listede yer aldı. Murat’ın elde ettiği başarı, 3 yıllık olduğu için daha önemli…
Son olarak Murat Bostancı, Kanarya’da grubunda üçüncü değil altıncı oldu denmiş. Evet doğru… Ama üçüncü olduğu paylaşımları yapıldığında ceza meselesi yoktu… Peki, tüm bunlar Murat Bostancı’nın çok hızlı ve gelecek vaat eden bir pilot olduğu gerçeğini değiştiriyor mu? Bu genç şampiyona haksızlık edilmiyor mu? Parkurlardaki hızı kadar efendi kişiliği ve mütevazılığıyla da takdir edilmesi gereken bir pilotu, sosyal medyada böyle lekelemeye çalışmak çok yanlış.
Sonuç olarak ben de kabul ediyorum, elde edilen başarı neyse, reklamlar ya da basın bültenlerinde aynen aktarılmalı…. Daha yüksekmiş gibi gösterilmemeli ama, bu sporun yerlerde süründüğü dönemde dahi takım olma nosyonunu kaybetmeyen hatta Türkiye’nin tek fabrika takımı olan bir ekibe saldırmanın da mantığı yok.
Sonuç olarak, bırakın sosyal medyada klavye üstünde harikalar yarattığınızı sanmayı, otomobil sporlarına destek olun ve lütfen siz de taşın altına elinizi sokun… Hatta siz daha iyisini yapmaya çalışın. Bu sporu seviyorsanız yapmanız gereken bu…
Yeni TOSFED yönetimini bu kadar erken küstürürsek, yakında seyretmeye gidecek bir yarış da bulamayacağız…
Sanırım o zaman rahat edersiniz…
Üstelik sosyal medyada sallayacak bir şeyiniz kalmaz…
