Elif Koyutürk 1993, İstanbul doğumlu uluslararası ödülleri olan genç bir maceraperest, yükselen bir yönetmen ve fotoğrafçı… Herkesin yüzünü güldüren ve içtenliği ile çalışmalarından etkilendiğimiz bir sanatçı olan Elif ile kısa bir röportaj yaptık…
Nasıl bir eğitim hayatın vardı?
Ben 12 yıl TED´de okuduktan sonra, eğitimime Bilgi´de devam ettim. Bu süre zarfında İspanya´da 1 yıl sinematografı dersi gördüm ve Norveç´de sertifika programına davet edildim. Ama tabi ki, eğitim bu işin %20’si diyebilirim. Önemli olan dışarıda olup çalışmak ve çalışmak bana bir sürü tecrübe kazandırdı.
Seni Transanatolia ve Serkan Özdemir ile çektiğin güzel filmler ile tanıdık. Motorsporları camiasında, nasıl başladı bu serüven senin için?
17 yaşındayken çocukluk arkadaşım Kaan Sayın beni her hafta sonu offroad buluşmalarına götürmeye başlamıştı. Zaten ben bir çiftlikte büyüdüm ve doğayı hep çok sevdim. Hafta sonları doğa ve 4 çeker araçların karışımı ile motorsporların da çok güzel ilişkilerim olmaya başladı ve 2015 yılında Transanatolia için bir yarış filmi hazırladım. İzleyenlerin çok hoşuna gitti, bir sürü olumlu geri dönüş aldım ve bu olumlu geri dönüşlerden birisi de Serkan Özdemir oldu. Serkan’ın Dakar Promosyon filmini yönettim ve çektim. Güzel bir kitle yakaladık ve gösterimlerimiz oldu. Gerçekten çok saygı duyduğum bir camia, sevmeden yapılmıyor. Çekimden sonra her yerimiz çamur olmuş oluyor, otele geldiğim an ayakkabımdan kilolarca kum çıktığını hatırlıyorum! Bir de gece dönememe yolda kalma durumları var tabi, at çadırı yak ateşini bekle sabahı. Bir çok kez çadırda edit yaptığımı ya da yazılarımı yetiştirdiğimi biliyorum ama, güzel şeyler hep konfor alanı dışında oluyor diye boşuna dememişler.
2015 yılında Red Bull ile Türkiye Ralli Şampiyonası için yaptığın çekimlerde hem yaratıcılığın hem de videoların kalitesi ile kendine hayran bıraktın bizi… Türkiye’de 8 ay boyunca takip ettiğin ralli serüvenin nasıl başladı?
Benim Red Bull ile serüvenim 2012 yılında başladı, en sevdiğim ilk 5 markadan oldu hep ve onlar için 8 ay boyunca ralli çekmek benim için yorucu ama paha biçilemez ve güzeldi. Her yarışta çekim yapıp, editleyip bir günde 2 video yapıyorduk. Bir ekip arkadaşım daha vardı yanımda ve benim için unutulmaz bir anı oldu 2015 Türkiye Ralli Şampiyonası.
Türkiye Ralli Şampiyonasında, Yağız Avcı’nın şampiyonluğu üzerine yaptığın kısa bir video çok ilgimizi çekti ve çok beğendik, uzun versiyonunu çekecek misin?
Yağız Avcı bence Türkiye Ralli Şampiyonası’nda yarışan en saygın sporculardan birisi. Saygılı, sportmen bir insan ve 8 aylık ralli çekimleri döneminde arkadaşım olmuştu. Onun şampiyonluk mücadelesi üzerine, 1 saatte küçük bir edit yapmıştım ve çok beğenildi. Ama bugün uzun bir metraj için bir planımız yok. Belki gelecekte bir planımız olabilir! Neden olmasın…
Seni Türkiye dışında uluslar arası dahil olduğun prodüksiyonlar ile de tanıyoruz, yurtdışında çalışmalara başlaman nasıl gelişti?
Brezilya’da dahil olduğum Red Bull Media House ve Throttle Entertainment’ın üstlendiği Hard-Enduro serilerinde kameraman olarak çalıştım. Ekip ile Kemer’de Red Bull Sea to Sky enduro yarışında tanışma imkanı yakaladım, ben de orada KTM için yönetmen ve yapımcıydım. Uzun lafın kısası filmlerimi izlediler ve çok beğendiler. 2 ay sonra Brezilya’daydım, 1 ay sonra ise KTM’in prodüksiyon şirketi olan KISKA ile çalışmaya başladım. Büyük bütçeli motosiklet reklamları, marka hikayeleri çekmeye başladım. 7 aylık bir serüven oldu, çok güzel tecrübeler ve insanlar kazandım. Her şey birbirine bağlı gelişti, doğru insanların doğru yerde doğru şeyi izlemeleri önemli olan…
Bu genç yaşında çok güzel başarılar yakaladın. En son tek başına çektiğin kısa filmin “Günaydın Luise” ile çok beğeni topladın. Tebrikler, motorsporları dışında diğer tarafını çok güzel anlattın işinin. Nasıl gelişti bu filmin çekimi?
Çok teşekkürler! Benim için insan hikayeleri çok önemli, hep bir hikaye arayışındayım. Luise 2. Dünya savaşında Avusturya ya gelmiş ve şuan 91 yaşında olan bir kadın. Bana hep ilham verdi. Luise, alt katımda oturuyordu, ben Avusturya´da yaşarken. Bende bir sabah aşağıya indim ve 2 saatte çektik. Güzel bir portre filmi oldu. Tam belli olmadığı için adlarını söyleyemiyorum ama festivaller de görüyor olacağız Luise’yi bu yaz.
Senin için en önemli şey nedir hayatta?
Aile ve insanın kendine olan inancıdır. Kendine inancı olan insanın önünde hiç bir engel durmaz, ondan çok önemli. Ailem ise bana bu vizyonu aşılayan kişilerdi. Değerli insanlar, çok hem de…
Kazandığın “Sony Photography Awards Commended Photographer” ve Travel Leisure’in “Dünyadaki En Güzel 100 fotoğraf” ödüllerindeki fotoğraflarını da çok beğendik. 2017 yılındaki planların neler, yeni fotoğraf sergileri olacak mi?
Evet, bir kaç sergim olacak hatta. Bunların bir tanesi Avusturya Konsolosluğu’nda, Nisan ayında açılacak, okurlarımızı da beklerim!
Gelecek planların nedir?
Şu anda bir film çekmeye hazırlanıyorum, sürpriz! Gelecek planlarımda ise, bir süre Amerika´da üretmeye devam etmek var. Bakalım… Her şey sıkı çalışma ve şansa bağlı.
Teşekkürler Elif, başarıların devamını diliyorum, bizi gururlandırmaya devam et…
Good Morning Luise Film icin link: www.vimeo.com/193306686
Details in Nature Film icin link: www.vimeo.com/189763745
Instagram linki: www.instagram.com/eliffkoyuturk
