Motorsporlarına merak saldığım 1980’lerin sonundan beri en sevdiğim şey, bir sonraki sezon kimin ne ile yarışacağını öğrenmektir. İlk zamanlar bu oldukça zordu, malum tek bir mecra vardı, internet falan tabii ki yoktu… Zaten bu işler hep gizli ilerler çünkü sponsor kapma yarışında darbe yemek istemez kimse… Bir dönem hatırlarım, elinde dosya ile arkadaşının sponsorunu arşınlayan pilotlar vardı. Yarışmak öyle bir tutku ki, kimse kimsenin gözünün yaşına bakmıyor ama bu onları haklı çıkarmaz.
Neyse geçmişi boş verelim ve geleceğe bakalım. 2017’de neler olacak? Taslak kurallar kitabı açıklandı. En büyük yenilik 2017’de WRC otomobillerin Türkiye Ralli Şampiyonası’nda yarışacak olması. Şimdilik isim vermek istemiyorum ama yarış kazanma potansiyeline sahip bir pilotun Citroen DS3 WRC getirme planını duydum. Umarım bu proje gerçekleşir. Bir pilot daha WRC ile yarışacakmış ama kendisi bir hobi sürücüsü. Kulaklarımızın pasını silecek, güzel görüntüler verecektir ama yarış kazanma gibi bir amacının olacağını sanmıyorum.
Gelelim geçtiğimiz yılın şampiyonuna… Bildiğiniz gibi auto motor & sport dergisini Türkiye’de biz çıkarıyoruz. Bu anlamda Peugeot Türkiye pazarlama departmanı ile hayli iyi ilişkilerimiz var. Geçtiğimiz yıl, kısıtlı bütçe ile elde edilen başarıdan çok memnunlar. Bu sezon işleri büyütme planları vardı ama dövizin durumu malum. Belki planladıkları gibi bir büyüme yaşamazlar ama yüzde 99 ihtimalle devam edeceklerini söyleyebilirim.
Uzun yıllardır Türkiye’nin tek fabrika takımı olan Ford cephesinde neler olacak? Murat Bostancı’nın Ford Fiesta R5 ile Avrupa Ralli Şampiyonası kovalayacağı sır değil. Ama Türkiye planları hakkında henüz net bir bilgim yok. Ellerinde her türlü otomobil mevcut, olmasa bile Ford’un yarışabilecek otomobili var. Yani bir WRC’ye ihtiyaç olursa, onu bile getirebilirler ama bence bu yıl Türkiye Ralli Şampiyonası odaklı olmayacaklar. Bütün konsantrasyonlarını Avrupa’ya vermeleri daha doğru.
Uzun zamandır Fiat’ın motorporlarına döndüğü, döneceği konuşuluyor. Hatta döndüler diyebiliriz çünkü geçtiğimiz sezon Fatih Kara ve Yiğit Timur, Fiat Motorsport Turkey adı altında Trofeo Abarth kupasında yarıştılar, çok iyi dereceler aldılar. Hatta birincilikleri bile var… Takımın arkadan itişli yeni Fiat 124 Abarth R-GT’yi test ettiğini de biliyoruz. Ama bu otomobilin henüz toprak versiyonu yok. Yani 124 ile Türkiye Ralli Şampiyonası’nı kovalayamazlar çünkü sadece 3 asfalt yarış var. Bu nedenle Fiat 500 R3T ile yarışabilirler diye düşünebiliriz. Aslında takımın kurulmasındaki amaç Fiat Egea‘nın motorsporlarına girişi… Sonuçta Fiat 500 ve Fiat 124 kısıtlı satış adetleri olan otomobiller ve sadece imaj için bir takım kurmanın anlamı yok. Ama Egea 2016’da Türkiye’nin en çok satan otomobili oldu ve zamanında Palio Super 1600’ü geliştirdikleri gibi Egea’yı da parkurlara çıkarmaları olası. Hatta İtalya’da üzerinde çalışılan bir Egea R5’in olduğu bile söyleniyor. Ayrıca bir proje de ralli cup yapılması. Şimdilik netleşen bir durum yok ama er ya da geç Egea’nın lastiklerinin toprağa değeceğini söyleyebiliriz.
Cup demişken, bir güzel haber de Ford’tan geldi. Ford Performance Fiesta Cup’ın yapılacağı bilgisi var. Hem R2’ler hem de ST’lerin yarışabileceği bu kupanın oldukça keyifli olacağına şühe yok. Genç pilotların yetişmesi için bu tip kıran kırana kupalara çok ihtiyaç var.
Ferdi yarışan pilotlara gelince şimdilik çok bilgim yok. Uzun zamandır başarılı işler yapan Uğur Soylu’dan bir sürpriz geleceğini duydum ama şimdilik bu da sır…
2017’de Avrupa Ralli Kupası’na puan veren üç yarış olacak. Marmaris Rallisi, Eskişehir Rallisi (Çanakkale de olabilirmiş) ve Rally Bulgaria… Bulgaristan Otomobil Sporları Federasyonu ile anlaşma yapıldı ve bu yarış bizim şampiyonaya, Eskişehir Rallisi de onların ulusal şampiyonasına puan veriyor. Diğer dört ralliye gelince, Bursa, İstanbul, Kocaeli ve Ege’de 100 değil 120 km özel etap geçilecek. Yani yarışlar uzuyor… Üstelik bir etap en fazla iki kez geçilebilecek. 2018’de sadece iki çekerlerin puan alacağı bir şampiyona olacağını da hatırlatmak istiyorum. 2017’de Türkiye Ralli Markalar Şampiyonu olmak isteyenler ise sadece rallilerle işi çözemeyecek. Markaların katıldıkları 8 ralliden aldıkları sonuçlar, pist ve tırmanma yarışlarından taşıyacakları (2+2) dört sonuç ile toplanacak ve puantaj bu şekilde yapılacak. Bu oldukça olumlu bir düşünce çünkü pist ve tırmanmalara katılım artacaktır.
Şimdilik kulağıma gelenler bunlar. Fazla bilgilendirici olmadığının farkındayım ama daha erken. Duyumlarımı ilerleyen zamanlardaki yazılarda iletmek üzere…
Umarım keyifli bir sezon geçiririz.